Güç = Nefes Alıp Verene Dayanmaktır
   
  İNSAN=?
  İNSAN=?
 
İNSAN VE YAPISI İnsan; nesiller boyu sürecek ve sonsuzluğa ulaşacak bir hedefle yaşatanın gücüne bağlanır. Dikkatinde yaşar. İşte doğumumuzdan bu yana alıp verilen her nefes, bizi bu hedefe daha da yakınlaştıracak olan gücün merkezidir. Herşeyin bir eğitimcisi olduğu gibi bu hedefin de bir yaşayanı, yaşatma hedefinde olan eğitimcisi vardır. Bu eğitimciyi sevmekle başlayan hedef, bu hedefi diğer insanlara aktardığımız ölçüde çoğalacak ve insanlığın varolma sebebine hizmet edecektir. İnsan; tüm olumsuzluklardan temizlenmiş, şahsiyet ve kişilik sahibi, aile düzeni ve meslek başarısı olan sistemli ve tüm kainata sahiplik yapma hedefinde olan, bu hedefle sonsuzlaşan, içindeki Nefes Alıp Veren’den aldığı gücü tüm insanlığa farkettirme amacında olan, dikkatinde yaşayan ve yaşatmayı hedefleyendir. İnsan; göz değil, gözden gören, ağız değil ağızdan konuşan, kulak değil kulaktan duyan varlıktır.Herşeye hakimdir. İnsan; canıyla varolan, canından güç alan ve kainata sahiplik eden şerefli, yüce varlıktır. İnsan; yaşatmak için yaşayan varlıktır. İnsan, birbirinden haberi olmayan, ayrı ayrı çalışan üç yapıdan oluşur. GÖVDEMİZ (BEDEN) Beş duyu ile dışarıya açılan, diğer yapılarımız için “ev sahipliği” görevini üstlenen fizik yapımızdır. Şu ana kadar üzerinde en çok durulan, bütün organları ile faaliyette olan madde kısmımız, Gezen ve Nefes Alıp Verene ev sahipliği yapmaktadır. NEFES ALIP VEREN(CAN) Bizi yaşatandır. Çalışmasına, alıp verişine müdahele edemediğimiz, fizik yapıya can veren en güçlü yerimizdir. GEZEN(KENDİMİZ) Hayal kuran, rüya gören, hayalindeki veya daha önce yaşadığı ortama, olaylara, kişilere giden, ismimizin konduğu yapımızdır.Gezen yani kendimiz;YAŞATAN dediğimiz varlıktan türemiş olan yapımızdır. Beden ve Nefes Alıp Veren hep bir aradayken evine bağlayamadığımız taktirde “AN”dan kopmamıza sebep olan, bir göz açıp kapanıncaya kadar tüm kainatı dolaşabilecek kadar güçlü, Nefes Alıp Veren’den türemiş olan,Yaşatan’a bağladığımız taktirde dikkate ulaşmamızı ve anı yaşamamızı sağlayan yapımızdır. KAZANIMLAR İnsanlık fizik yapıyla ilgili bilgileri süratle çözüyor. Enerji boyutuna kadar gelindi. Bu süreçte insan; bütün bu gelişmelere rağmen gün geçtikçe daha çok sıkıntıya ve bunalıma düşmektedir. Verimlilikten uzak, beklenti içerisinde, kusur arayan bir duruma giriyor. Gün geçtikçe artan bir şekilde yaratılış gayesinden uzaklaşıyor.Hepimiz için olmazsa olmaz değerlerimiz(aile, inanç, ahlâk, kültür, saygı, sevgi, güven...) kayboluyor.İnsanlar tarafını belli etmekten çok birer gölge gibi yaşam sürüyor. Bu durumun önüne geçecek olan güç, herkesin kendi yapısını tanıması ile farkına varacağı “ÖZ”ünden gelen güçtür. Kendi yapısını keşfeden insan, yaşatandan aldığı güç ile yeteneklerini ortaya çıkartıp, güzelliklerini sunarak, eksikliklerini tespit ve giderme yoluna gider. Özgüvenini kazanır. İmkanlanma, iddia, araştırma, geliştirme, yenilenme başlar. İnsanlara olan sevgisi ve saygısı artar. “AN”ını yaşamaya başlar, her zaman uyanık, dikkatinde kalarak, daha verimli olarak bu olumlarını tüm insanlığa yaşatma hedefinde olur. Sıkıntıları oluşturanın kendisi olduğu gibi, çözecek olanın da yine kendisi olduğunu, çözümün bütün bu yapıyı tespit edip yaşantısına aktarmış insanı örnek alarak gerçekleşeceğini bilir.“Ben yaparsam olur” düşüncesi ile hedefini gerçekleştirme amacındayken önüne çıkan engellerden zevk duyar ve her aştığı engelin onu özüne daha çok yaklaştırdığını görür. Dikkate geçer, azimlenir, daha verimli, üretken, özgüven sahibi ve başarılı olur. ÖRNEK İNSAN Yaşantımızdaki olumsuzluklar nasıl ki insanlardan bize geçtiyse, bütün bu olumsuzlukları bizden temizleyecek olan da yine insan olacaktır. Bu insan, yaşatanından aldığı güçle, hedefinde, ciddi, devamlı ve kararlı olan, “AN”ını yaşayan insandır. Başarıyı ve güzelliği teşvik eder, insanlığı mutluluğa ulaştırmak için can atar.ÖRNEK İNSAN; kişilik ve şahsiyet eğitimcisidir. İDAYDER’in amacı; Her durumda, vicdanının sesini duymayı ve bu sese göre yaşamayı ilke edinmiş, nemelazımcı olmayan, milli şahsiyetin olmazsa olmaz olduğunu anlamış, kutsal değerlere saygılı, vatan, insan sevgisini yüreğine oturtmuş ve bu sevgiyi gelecek nesillere aktarmak gayretinde olan ÖRNEK İNSAN’ları çoğaltmak ve insan fikrini tüm dünyaya yaymaktır. İDAYDER’in hedefi İNSAN ÇAĞI’dır. İNSAN ÇAĞI İNSANDA; yorumlama, benzetme, uydurma, hayalcilik, hikayecilik, taklitçilik ve şekilciliği yaşayış devri bitmiştir. Şimdi... ANINI YAŞA KENDİNİ YAŞA, DİKKAT, MÜSPET, VERİMLİLİK, BAŞARI, GÜVEN, SAYGI ve SEVGİ’yi yaşayış devri başlamıştır. Saygısız sevgi olmaz. Seven bilinmeden, sevilen bilinmez.
 
  Bugün 4248 ziyaretçikişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol